BUGÜN CUMA
HİÇ TANIMADIĞIM BİR ADAM...
Yine bir cuma bugün...
Sanki daha birkaç gün öncesinde perşembe günü, cuma gününün yazısını yayınlamış da büyük çoğunluğunuz “Yunus Hoca’nın vardır bir bildiği!” diyerek bu hatamı hoşgörü içinde örtbas etmiştiniz…
Bakın ne çabuk da üzerinden bir hafta geçti.
*
Neyse efendim; bu cuma -havaalanında karşılaştığım bir beyefendinın- aklımı karıştıran bir sorusunu sizlerle paylaşmak istiyorum…
Yanlış mı yapıyorum, saçmalıyor muyum, bilmiyorum, ama şeytan beynime girdi bir kere...
İşte beynimdeki dürtülerimi sizinle paylaşmak istiyorum…
“Hayır, olmaz!” dedikten sonra “Olabilir mi acaba”ya dönüşen terddütlerimi...
*
Bu yazıyı yazmadan önce konunun muhataplarıyla bilerek konuşmak istemedim.
Telefon açsam, kendimi tanıtıp; “Şu, şu konularda konuşmak istiyorum” desem, muhatap alacağım kişiyi bulmakta zorlanacağım gibi, bulsam bile bana bin dereden bin su getirttirecekler. Ben de bu mübarek günde “İlgililerin dikkatine sorumu buradan sorayım” dedim.
*
Fazla uzattım biliyorum. Hemen sadede geliyorum.
“THY satıldı mı!?”
*
Oh be rahatladım!
*
Nerden mi çıkarıyorum?
*
Hemen söyleyeyim.
Önceki gün Erzurum’dan Ankara’ya, oradan da İzmir’e uçarken, havaalanında tanıştığım bir Beyefendi bana bu soruyu sordu. “Ben THY’nin satılmış olabileceğine inanıyorum,” dedi… Arkasından da “Satıldı ve bu halktan gizleniyor…” diyerek biraz daha ileri gitti...
Hoppala!
“Bu kadar karmaşanın içinde bu da nereden çıktı?” demeye kalmadı, başladı anlatmaya...
“Dikkat etmiyor musunuz beyefendi, uçaklarda iki pilottan biri yabancı. THY neden böyle bir yaptırım içinde bulunmuş olsun ki? Ya birinci pilot yabancı, ya ikinci pilot…”
Ayda dört-beş uçak yolculuğu yapan biri olarak önce cevap veremedim, sonra aklıma “Hani THY, Star Alliance üyesi oldu ya...” dedim, “O yüzdendir.”
“Yok!” dedi “Sanmıyorum! Dünya’da Star Alliance üyesi havayolları işletmeleri uçaklarında bir yerli bir yabancı pilot mu bulunduruyorlar ki?” diyerek ortaya attığım savunmamı beş paralık etti.
Arkasından THY’nin sponsorluklarına değindi…
“Nereden çıktı bu kadar büyük sponsorluk işi. Hem Manchester’e hem Barselona’ya…” derken, görebiliyordum, adrenali yükseliyordu.
Üstelik “Dünyanın en iyi hava yolu seçilmiş olmasına da bir anlam yükleyemiyor musun?” diye ekledi arkasından...
Doğrusunu isterseniz bana biraz uçuk, biraz olasılıklı gibi geldi...
Hani biraz da kafa oruçlu olunca, insanın beyin hücreleri sağlıklı düşünemiyor.
En azından ben sağlıklı düşünemiyorum...
Uçaktan indik, evli evine köylü köyüne ayrıldıktan sonra, ben de “En doğru yanıtı THY yetkilileri verir,” diyerek, bu yazıyı yazma zorunluluğunu hissettim.
Keşke, THY’nin Sayın Genel Müdürü Temel Kotil Beyefendi, bu yazıyı okuyup, dikkate alsalar da bizi aydınlatsalar...
*
Ha! Bir de Star Alliance üyesi diğer hava yolu şirketlerinde kaç tane Türk pilot var acaba?
Onu da ben merak ettim de?
0 yorum:
Yorum Gönder