ŞİMDİ NE OLACAK?
Gerçekten de ne olacak şimdi?
Yıllardır belli bir çizgide, kimi zaman sessiz, kimi zaman isyan bayrağını açmış, kimi zaman devletin varlığını hiçe saymışlar, kimi zaman saygılı görünmüşlerdi.
Şimdi de özerkliklerini ilan ettiler.
Hadi buyurun bakalım!
Halkları, birbirlerine karşı kin ve nefret duygularıyla ayırdıkları yetmiyormuş gibi, üstelik de bu eylemlerine Türk halkından destek istiyorlar…
*
Sayın bayanlar baylar, bu duruma ne denir şimdi? “Hadi ilan ettiğiniz özerkliğinizi kabul edelim bari” mi denir? Peşinden de başka arzularının olup olmayacağı sorulur herhalde öyle değil mi?
Başka arzuları var tabi!
İmralı’dakinin serbest kalması…
İşte, bundan sonra verilecek mücadele budur. Farkında mısınız hepimiz tarihi bir süreçten geçiyoruz ve bu süreci dikkatlice izlemek gerek…
*
Evet, duyarlı Türk ve Kürt insanları…
Bugün her ne kadar ülkeyi bölmek ve parçalamak niyetinde olmadıklarını söyleyenler, ilk bölme sinyallerini özerklik ilanı ile vermişlerdir…
Hepimiz biliyoruz ki, yaşadığımız bu sınırlar içinde bizi yönetenler halklarına eziyet etmişler ve sıkıntılar çektirmişlerdir.
Evet bir dönem Türkiye bunları yaşadı.
Ama bu demek değildir ki yüz yıllardır iç içe -et ve tırnak gibi olmuş- aynı topraklarda ve aynı amaç uğruna yaşamış olan bu halklar, bugün kendi sınırları içinde diğer halklardan ayrı yaşasın.
Bundan sonrasında aydınımız(!), sanatçımız(!) düşünürümüz(!) yazarımız(!), çizerimiz(!)ne düşünürler bilemiyorum…
Bu konuyu destekleyen, destekler gözüken, tarafsız kalarak sessizliğini muhafaza eden herkesin gözü aydın olsun.
*
Sayın başbakanım siz üzülmeyin…
Bu işin bu noktaya geleceğini siz, hepimizden daha iyi biliyordunuz zaten…
Nasıl olsa son seçim sınavınızı ilk iki sınavı da katlayarak 50’yle geçtiniz...
İkna gücünüz de süper…
Bu konuda kimse sizin elinize su dökemez…
Uluslararası diplomatik girişimleriniz (Özellikle Arap ülkeleri ile ilgili arabuluculuk konusunda) da taktire şayan...
Hele İsrail’e meydan okuyuşunuz (One minute) yok mu, hâlâ hafızalarda dün gibi…
Ana muhalefeti susturmada, aşağılamada ve bugün gazetecilerin içeri alınmasında…
-Adını kim koydu bilmiyorum ama- “Ergenekon” adı verilen çete(!) suçlamasıyla Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ‘şerefli’ askerlerini birer suçlu olarak içeri tıkılmalarının haklılığında(!) oldukça gayretliydiniz…
Ve ülkede son yıllarda bütün bu gelişmeler yaşanırken, siz yine de Türk halkının yüzde 50 teveccühüne mahzar oldunuz, olmaya başardınız.
Şimdi içinde bulunduğumuz bu karmaşayı çözmeyi sizden iyi kim bilebilir ki?
Üstelik tek başınıza iktidarsınız ve arkanızdaki güç de yüzde 50 halkın gücü…
*
Şimdi tam da bir şeyler yapma zamanı…
Çünkü memleket tedirgin…
Memleket sıkıntılı ve şaşkın…
Bütün gözler, merakla sizin iki dudağınızın arasından çıkacaklara bakıyor.
Bakın önceki gün 13 şehit ve 2’si ağır olmak üzere 7 de yaralımız var.
Memleket sizden çözüm bekliyor Sayın Başbakan…
Hele de bu ilandan sonra?
0 yorum:
Yorum Gönder