web 2.0

14 Temmuz 2011

20110715 - BİR BAŞKONSOLOS NASIL OLUR DA...

BİR BAŞKONSOLOS NASIL OLUR DA
VATANDAŞIMIZIN “E-DEVLET ŞİFRESİNİ” İSTER?

Bugün Cuma ve ben hâlâ Budapeşte’deyim…
Pazar günü İstanbul’da olacağım.
Sanmayın ki keyif alıyorum…
Alıyordum…
Aslında mutluydum da…
Ve Budapeşte üzerine güzel şeyler paylaşmak istiyordum sizlerle.
Gelin görün ki Macaristan’ın İstanbul Başkonsolosluğunun biz Türklere olan tavır ve davranışı, benim ve birlikte olduğum gurubumuzun bütün düşüncelerini  yerle bir etti…
*
Mesele şu.
Bir firmanın organizasyonu ile Budapeşte’ye turistik seyahat yapmak istiyorsunuz…
Ne yaparsınız?
Gurup olduğunuz için sizin adınıza işleri yürüten turizm acentesi  önce vize için başvurur, öyle değil mi?
Sizi gönderen firmanın güvencesiyle evraklarınız  tamamlanır, ondan sonra da vizenizin onaylanmasını beklersiniz.
Hayır öyle  değil…
Önce Macaristan’ın İstanbul Başkonsolosu bütün egolarını tatmin edene kadar –sinirlerinize olabildiğince hakim olmayı bilecek- sabırlı olmayı öğreneceksiniz. 
Sayın Başkonsolos, normal evraklardan tatmin olmayacak, sizden daha da olmadık evraklar isteyecektir, hazır olun.
Yok, Sayın Başkonsolos yine de tatmin olmayacaktır…
O zaman da “e-devlet” şifrenizi vereceksiniz ekselanslarına …
Evet, evet size ait olan,sizin özeliniz olan,  sizin dışınızda hiç kimsenin bilmemesi gereken şifrenizi vereceksiniz  ki  Sayın Başkonsolos ülkelerine girmenize lütfen izin versin.
*
Yıllardır yurt dışına  çıkıyorum…
Değişik ülkelerden ‘Şngen vizesi’ de buna dahil olmak üzere vizeler aldım, ama hiç birinde Macaristan’ın yaptığı ‘onur kırıcı’ bir tavırla karşılaşmadım…
Bütün ülkeler; yurtdışı turistik seyahat veya iş seyahati ile ilgili şartları taşıyan herkese vize veriyor. Kendilerince taşımadığına kani olduklarına da vermiyor.
Doğrusu da bu…
*
Ama yok…
Türklere eziyet daha bitmedi…
Hiçbir konsolosluk (benim bildiğim kadarıyla) seyahatini tamamlayıp yurda dönmüş vatandaşımızdan “Hayır sen dönmemişsindir şu pasaportunun aslını getir de bir göreyim” diye bir talepte bulunduğuna ben şahit olmadım.
Ama  Macaristan’ın Sayın İstanbul  Başkonsolosu seyahatten dönenlerin pasaportlarının          -maalesef görüp tatmin olmak için- aslını da istedi…
*
Hadi buyurun bakalım! “Al sırtına bir kaya, nerene dayarsan daya!”
Buna ne buyrulur!
Tuhaf…
Gerçekten tuhaf…
Hani ben; “Ülkemdeki bütün Macaristan’ın başkonsoloslukları ve konsoloslukları böyledir,” demiyorum, ama  İstanbul Başkonsolosunun bu tavrını da taktirlerinize bırakıyorum.
Gerçekten canım çok yandı…
*
Sayın Cumhurbaşkanım,
Sayın başbakanım,
Sayın dışişleri bakanım,
Biz  Macaristan Başkonsolosunun yaptığı bu eziyeti (ki bu bir eziyettir) gerçekten de hak etmiş olabilir miyiz?
Bir ülkenin başkonsolosu veya konsolosu, her hangi bir ülke vatandaşının  ‘e-devlet veya buna benzer şahsa özel  şifresini’ isteme hakkı var mıdır ki, benim insanımdan “e-devlet şifresi” istenmektedir…
Sayın Başkonsolos neden böyle bir tavır içine girebilir ki?
Konuyu büyüklerimin ve kamuoyunun bilgilerine ve taktirlerine sunuyorum…
Yarın cumartesi efendim. Hepinize huzurlu, sağlıklı ve  mutlu bir hafta sonu diliyorum.


0 yorum:

Yorum Gönder