ÇILGIN PROJE KILIÇTAROĞLU’NA KARŞI
(Çılgın projeler mi, yoksa olması gerekenler mi?)
Çılgın proje açıklandı.
O çılgın proje AKP’nin müthiş zekâsının ürünü olmadığı, bu projenin ucunun Ecevit’e, hatta Osmanlı’ya kadar uzandığı söyleniyor.
*
AKP’nin, henüz kurulduğu dönemden bir iki yıl öncesine kadar -yaşama geçirdiler geçirmediler o ayrı ama- sanki biraz daha ayakları yere basan söylemleri vardı.
Sanki daha akıllıca ve daha planlı programlıydılar…
Ve vatandaş da AKP siyasetini desteklemeye devam ediyordu.
O yüzden değil mi ki AKP, bu kadar güç topladı ve bugün “Artık güç bende” deyip meydanlarda meydan okuma cesaret ve özgüvenini kendilerinde buldular.
*
Özellikle bu seçim arifesinde durum, pek de AKP açısından kolay olmayacağa benziyor…
Çünkü muhalefet, özellikle de ana muhalefet, hiç de eski ana muhalefet değil.
Lideriyle değil…
Kadrolarıyla değil…
Söylemiyle değil…
Ortaya koyduğu projeleriyle değil…
Eylemiyle değil…
Her şeyden önce ana muhalefet partisi, Kılıçtaroğlu’yla birlikte başlayan ve halkın özlediği beklediği “Somut projelerle” halkın karşısına çıkmaya başladı.
Eskiden var olan hantal ve içi boş söylemlere dayalı politikalar değiştirilerek, halkın taleplerine yanıt verebilecek politikalar üretmesi, AKP üzerinde şiddeti yedinin de üzerinde olan bir deprem etkisi yaptı.
CHP Lideri Ghandi Kemal, gittiği her yerde somut projelerini bir bir seçmenlerine anlatırken, artık kamuoyu CHP’nin projelerini tartışıyor.
CHP; halk ile eskiye oranla hem daha iç içe hem de CHP’ye daha sempatiyle bakıyor. Hatta Ghandi Kemal için CHP’lilere “Bu adamı yalnız bırakmayın, Kılıçtaroğlu’na sahip çıkın” diye partililer bile uyarılıyor.
Bütün bunları alt alta, üst üste koyup topladığınızda iktidar bunlardan rahatsız oluyor. Dolayısıyla da AKP’nin daha dikkat çekecek bir şeyler yapması gerekiyordu ki, özenle saklanan çılgın ‘kanal projesi’ni pat diye gündemin ortasına bıraktılar.
Çılgın proje
Muhteşem proje…
Harikulade proje…
İlk kez düşünülen proje…
gibi söylemlerle seçim sürecinde halkın dikkati çekilmeye çalışılıyor.
*
Ancak bu sefer AKP için sanki durum daha kritik…
Neden derseniz?
- Açılım bir türlü açılamadı…
- Yandaşları üç beş yıl içinde ciddi şekilde sınıf atladılar
- “One minute”lerde de bir şey olmadı Sanki danışıklı dövüş gibi…
Yine de en iyi müttefikimiz İsrail. Demek ki “One minute” o anlık bir şeymiş.
- Hele son günlerde ÖSYM’nin sınav skandalları ve başta Sayın Başbakan, başbakan yardımcısı Sayın Bülent Arınç olmak üzere, oldukça fazla rahatsızlık duydular. Duydular ama ne ÖSYM başkanının görevinden istifa etmesi aklına geldi ne de rahatsız olanlar görevden almayı gerçekleştirebildi. Bu skandal da AKP’ye ciddi yara aldırdı diye düşünüyorum.
Şimdi bunlardan şu sonucu çıkarıyorum.
Demek ki Ghandi Kemal, doğru yolda ve doğru şeyler yapıyor. Yaptığı bu doğru şeyler de iktidarı rahatsız ettiği açıkça görülüyor.
*
22 hazirana şunun şurasında ne kaldı canım…
Çılgın projeler mi, yoksa olması gerekenler mi sandıktan çıkacak göreceğiz…
Biraz, az bir az sabır…
Kayıtlar
0 yorum:
Yorum Gönder