“SAYIN TOPBAŞ’IN SUÇU NE?”
Gazeteniz Habermanşet; açılışını İBB Başkanı Kadir Topbaş’ın yaptığı okulda, yedikleri pamuk şekerinden zehirlenen 33 öğrencinin haberini “Okul Açılışında Zehirlendiler” diyerek dün sürmanşetten vermişti.
Haberi okuyanlarınız bu habere sıradan ‘bir zehirlenme olayı’ diyebilirler...
Çok şükür ki, 33 çocuğun da mideleri yıkanıp, tedavileri de ayakta yapıldıktan sonra sorunsuz evlerine gönderilmişler...
*
Bu basit(!) bir zehirlenme olayından ailelerin haberi olduğunda yaşanan paniği düşünebiliyor musunuz?
Ailelerine “Çocuğunuz zehirlendi, şu anda, şu hastanede” denildiğinde -özellikle anaların- yaşayabileceği perişanlığı...
*
Ne olmuş?
Çocuklar pamuk şekeri yemişler ve zehirlenmişler...
Bütün mesele bundan ibaret!
Evet, bütün mesele bundan ibaretse, gelin de siz bunu analara anlatın anlatabilirseniz...
Yani efendim, sonuçta sevindirici olan şeyin, insanların ‘korktuklarının’ başlarına gelmemiş olması.
Ayrıca, bu bayatlamış gıda maddelerini satanların da yaptıkları yanlarına kâr da kalmamalı...
Analara yaşattıkları o şok ve korku dolu anların bedelini ödemesi gerekenler ödemeli, diyorum...
Bunları derken de “Çok mu sadistim acaba!?” diye de düşünüyorum, ama “sadist” olmadığımı da biliyorum...
*
Biliyor musunuz bu zehirlenme olayını başka bir pencereden ele alırsak -yerel anlamda- bir seçim malzemesi dahi yapılabileceği bile aklıma geliyor...
Nasıl yani?
Okulun açılışını kim yapıyor?
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı AKP’li Kadir Topbaş!
Tam da malzemelik işte...
Oysa bu olaya -hem çocukların burada zarar gördükleri için hem de açılışını yaptığı bir okulda böyle bu talihsiz olay yaşandığı için- en çok üzülenlerden biri de İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş olmuştur kuşkusuz...
Ancak gelin görün ki açılışı Sayın Topbaş yaptığı için kıyısından köşesinden sataşmalar da olacaktır.
Baksanıza bir televizyon kanalındaki kadın, çocuğunun acısıyla neler söylüyor.
Yanlış anlamadımsa “Kadir Topbaş geldi böyle oldu!” diyor.
Hadi, buyurun bakalım. Burada “Sayın Topbaş’ın suçu ne?”
Adam açılış yapmış, okulun “Bölgeye ve öğrencilerimize ‘hayırlı uğurlu’ olsun” diyerek bölge için iyi temennilerde bulunmuş.
Daha ne yapsın ki?
Olsun yine de vatandaş yükleyecek bir suç bulur...
“İyi denetleme yapmıyorlar,” denir.
“Herhangi bir olay meydana gelince ortaya çıkıyorlar” denir.
Mademki belediye başkanısınız kardeşim, evdeki ‘karı-koca kavgasının nedeni’ bile size sorulabilir.
Oysa diğer taraftan bu gıda maddelerini üreten firmaların anı şanı hiçbir yerde belli değildir.
Belli olsa bile o gıda maddelerini üretenler, böyle bir suçlamayı kabul ederler mi sanıyorsunuz?
İspatı yapıldıktan sonra ister kabul edilsin ister edilmesin onlar suçlarının bedelini ödemeliler...
Çünkü kimsenin kimseye korkulu anlar yaşatmaya hakkı yok...
Hele de çocuklara!..
Hele de analara!..
0 yorum:
Yorum Gönder