web 2.0

5 Mart 2011

20110304 - DEMEK Kİ ÖYLE DEĞİL

DEMEK Kİ ÖYLE DEĞİL!

Yetmiş milyonu aşan nüfusu, Avrupa ve Asya arasında oluşturduğu stratejik köprü göreviyle farklı, hassas ve önemli bir ülkedir benim ülkem…
Faili meçhulleri…
Kim vurduya gidenleri…
Erkeğin şiddetine maruz kadınları…
Sahipsiz bırakılan çocukları…
Yağmur sonrasında çıkan biten mantarlar gibi nereden ve nasıl olduğu anlaşılmadan çoğalan zenginleri…
Ak görünüp kara olanları…
Cumhuriyeti ve laikliği sahipleniyormuş gibi görünen siyasileri…
Umutları avutulanlarla, umut kırıklıklarına uğrayanlar içinde barındıran renkli ve farklı bir ülke benim ülkem…
*
Dünyada başka bir örneği var mıdır bilemiyorum!
Yıllardır avutuldukları halde hâlâ avutulmaya devam edilen, aynı yanlışı defalarca yapma inadını sürdüren ülkemin vatandaşı gibi hangi ülkenin vatandaşı var ben bilmiyorum…
Soru sormaktan bir haber, kadere kayıtsız şartsız teslim olmuş, kayıtsız şartsız “Ne gelirse Allah’tan”   deyip olup bitenleri sinesine çeken, hangi ülkenin vatandaşı vardır bilemiyorum!
*
Dürüst ve namusuyla çalışmanın erdemliliği her seferinde söylendiği halde, bu şekilde çalışanların ne devlet ne de özel sektörde pek de muteber olmayışı hangi ülkenin vatandaşına nasip olur, onu da bilmiyorum.
Velhasıl ben,  benim ülkemde neyin nasıl olduğunu tam anlayamıyorum…
‘Cumhuriyeti, laikliği’ savunanlar da, yakalarına  ‘adalet ve kalkınma’ rozetleri takanlar da, ‘refah ve özgürlük’ çığırtkanlığı yapanlarla ‘emeklilerinin mutluluğu’nu istediklerini söyleyenlerin söylemlerinde samimi olmadıklarını söylersem, haksızlık mı etmiş olurum…
Ülkesinin  değerlerinin, yaşadıkları sürece ‘değerli’ oldukları bir türlü anlaşılmadığı halde, kaybedildikten sonra fark edilenlerin arkasından -yalandan- methiyeler düzenlemeleri, başka hangi ülkenin vatandaşında vardır onu da bilemiyorum…
*
Son zamanlarda güzel yurdumda yaptığım gezilerde gördüğüm çok anlamlı, çok etkileyici bir sloganın neden bu kadar sıklıkla bez afişlerle yollara, bilboardlara, koyduklarını anlayamıyorum…
Nedir o slogan?
“Ülkesini en çok seven, görevini en iyi yapandır” deniliyor…
Neden böyle bir slogana gerek duyulmuştur, anlamıyorum!
Ülkeyi yönetenler “Adalet ve Kalkınma”yı kendine şiar edinmiş bir parti…
Öyle söylüyorlar…
Mevcut nüfusun yüzde doksanında fazlasının; “Komşusu açken, tok yatan benim ümmetim değildir. Bir günü bir gününe eşit bir kişi zarardadır,” diyen bir peygamberin dinindeler…
Öyleyse?
Öyleyse bu tür sloganlara ne gerek var…
Demek ki öyle değil!
Demek ki, yurdum insanı önce kendisini, sonra ülkesini seviyor…
Bana bu sloganla ilgili, “Bu bir hatırlatmadır, unutmuş olanları bu konuya yönlendiriyoruz,” gibilerinden saçma sapan bahaneler uydurmanın da alemi yok…
Demokraside eksik…
İnsan haklarında eksik…
Şiddette acımasız…
Devletin malını deniz görmekte pervasız olunca, bu tür sloganlar da yurdumun sokak ve caddelerini hiç kuşkusuz işgal eder…
*
Bunların hatırlatılması üzücü olsa bile…
Üstelik de bu bir gerçeğin de belgesi…
Hangi gerçeğin…
“Söylediklerimizle yaşadıklarımızın farklılığı” gerçeğinin…







































0 yorum:

Yorum Gönder