web 2.0

31 Ekim 2010

20101101 - ÇİÇEKLER KAVGA EDERSE!..

ÇİÇEKLER KAVGA EDERSE!..

Aşığıda sizinle paylaşıyor olduğum e-postayı geçen sene almışım. Ama nereden aldığımı henüz hatırlamıyorum. Bilgisayarımın belgeler dosyasının içine atmışım, orada öylece duruyor.
Cumhuriyet bayramında işyerinde çalışırken gözüme ilişti ve bir kez daha ülkemin bu gününün aynısını bu kadar açık, net ve çok güzel bir dille anlattığını hayretler içinde görünce, ben de dayanamadım ve bu ‘Çiçeklerin Kavgası’nı ve sonrasını sizlerle paylaşayım istedim...

Buyurun efendim;

“Çiçekler kavga ederse neler olur dersiniz?
İstanbul’da Yaz baharı, belki de Baharın yazı...
Kır çiçekleri birbirlerini kıskandırırcasına sere serpe dizilmişler koynuna doğanın
*
Sonra birbirlerine naz yapmaya başlamışlar...
Kur üstüne kur yapmışlar birbirlerine...
“Ben daha güzelim, sen değilsin,” demişler oradaki çiçekler...
Saç saça; baş başa girmişler birbirlerine...

Hadi bakalım... Fırtına yapmamış kendilerine kendilerinin yaptıklarını,
Seller yapmamış...
Ne dolular bu kadar canını acıtmış, ne de çocukların sopalarla boyunlarına vurması...
Onlar birbirlerine girdiklerinde,kimilerinin yapraklarını koparmışlar,kimilerinin dalları ayrılmış birbirinden...
Asırlardır aynı bahçeyi paylaşan çiçekler, sonunda onlar da çirkinleşmiş, sonunda onlar da kötülüğü denemek istemişler.
Denemişler de...
Sonra...
Sonra dönüp arkalarına bakmışlar ki her taraf tarumar olmuş.
“Biz miyiz böylesine tarumar olanlar” demişler...
Tıpkı insanlar gibi...
Hiç acımadan...
“Hiç düşünmeden birbirimizi bu hale koyduk kendimizi, öyle mi?”demişler...
“Özür dilemek gerek, bize yakışmadı bu tavır, böylesi rezalet...”
Ve özür dilemişler birbirlerinden çiçekler... “Bu tarla bize yeter, biz bu tarlanın rengiyiz,” demişler...
Bir daha hiç koparmamışlar yapraklarını...
Ayırmamışlar dallarını birbirinden...
Ve her akıllarına gelişinde bu tarumar durumlar...
Hep boyunlarını yere eğmişler...”
*
Çiçekler öyle yapmışlar...
Birbirlerinden hicap duymuşlar yani...
Ya bizim çiçeklerimiz?
Ya adı ‘Türkiye’ olan ve bu topraklarda yaşayan onlarca birbirinden güzel, birbirinden renkli, birbirinden değerli çiçeklerimiz hâlâ birbirlerini tarumar etmeye nasıl devam edebiliyorlar?
*
Bu tarlada onların yetişmesini, büyümesini gelişmesini sağlayanlara da, buraları onlara emanet edenlere de çok büyük haksızlık, duyarsızlık ve dilim söylemeye varmıyor ama ‘ihanet’ olmuyor mu biraz?
*
Benim ülkemde benim insanımı bu hale kimler düşürdü?
Yetmez mi bu kadar kavga, bir birimizi kırıp dökmemiz...
“Ne bileyim biran için çiçek mi olsaydım!” diyesim geliyor...
Hiç olmazsa bundan sonrasını barış içinde yaşardım da…


0 yorum:

Yorum Gönder