web 2.0

2 Eylül 2010

20100903 - GAZETECİLER "SEÇİM'İNİ YAPTI"

GAZETECİLER "SEÇİM'İNİ" YAPTI

İstanbul Yerel Gazeteciler Derneği (İYGAD), 01.09.2010 günü Büyükçekmece Atatürk Kültür Merkezi’nde altı aylık bir süreyi kapsayan olağanüstü kongresini yaptı…
Bu kongrede; Gerçek Medya kurucusu Ali Tarakçı ile Umut Gazetesi İmtiyaz Sahibi M. Murat Abdullahoğlu yarıştılar.
Sonuç ne oldu?
Her zaman olduğu gibi mazlum rolünü oynamak işe yaradı…
“Küçük gördünüz!”
“Tepeden baktınız!”
“Yüksek sesle konuştunuz!”
“ ‘Gazetecilere yazı yazmasını bilmiyorsunuz!’ dediniz…”
“ ‘Haber yapamıyorsunuz’ dediniz…”
“ ‘Yazım kurallarından bir habersiniz’ dediniz, denildiği için Tarakçı ve ekibi kaybetti.
*
Bu söylenenlerin hemen hepsi de doğru olmasına rağmen, “Gerçekten bu söylenenlerde bizim ne kadar eksiğimiz var-yok” düşünülmeden, “Sen misin bize bunları diyen? Gör bak bakalım biz sana neler yapacağız? Kim yazı yazmasını bilmiyormuş, nasıl haber yazmasını bilmiyor muşuz, anlarsın şimdi. Sana bir KIRMIZI KART gösterelim de dünyanın kaç bucak olduğunu anla!”
...Ve gerçekten de başkan adayı Ali Tarakçı ve yönetime ‘KIRMIZI KART’I da gösterdiler.
*
Oysa Tarakçı’nın söylediklerinin hangisi yanlıştı?
Bence yüzde 99.9’u doğru tespitlerdi.
Çünkü yarımızdan fazlamız Tarakçı’nın tespiti içindeydik.
Eğer, Tarakçı’da illa da bir yanlış taraf bulunacaksa, evet Tarakçı’nın da yanlışı vardı. Onun yanlışı,              -alışılmış bile olsa-  pek de hoş karşılanmayan üslup farkıydı.
Zaten Ali Tarakçı’yı, ‘Ali Tarakçı’ yapan da o üslubu değil mi?
Sevsek de sevmesek de, o da bizim başka bir rengimiz, başka bir heyecanımız…
Ne yapabiliriz ki?
*
Bu seçim bir başka gerçeği daha ortaya koydu.
Benim ülkemde, bir insan ne kadar ‘projesi’ ne kadar ‘ileri görüşü ve heyecanı’ olursa olsun, bunların hiç biri seçim kazanmaya yetmiyor. ‘Özgüvenin çok fazla olması’ da pek bir şeyi ifade etmiyor…
“Tespitlerin doğru, isabet oranının yüksek olması” da…
Bunların hiç biri, ama hiç biri önemli değil.
Önemli olan, bütün bu özellikleri servis yaparken sakin, seçmenleri korkutmadan ve biraz da sırt sıvazlayarak yapıyor olmak asıl önemlisi galiba!
İşte bunları yapabiliyorsanız; kimse size öfkelenmez, kimse söylediklerinizden alınmaz, hatta destek alır ve siz de hedefinize ulaşırsınız…
*
Dedik ya ‘kimilerinin tarzı’ bu…
Söylem şekli…
Yani kendisi...
Orası öyle! Demek ki insanlar söylem şekline bakıyor, söylenilenin anlamlı veya anlamsızlığına değil…
Kişiler ne söylenileni değil, duymak istediklerini duyabilmeyi bekliyor.
Böyle de bir gerçek var.
*
O nedenledir ki İYGAD’IN bu kongresinde ortaya konulan hedef ve planlar hiç kimseyi ilgilendirmedi…
Akıl değil, şartlanmışlık üstün geldi...
Seçimi kazanma adına siyasal, sosyal ve hemşericilik ilişkilerinin kullanılması üstün geldi ve çarşamba günü İYGAD üyeleri, eski başarısız yönetimin başkan yardımcısına yetki verdi.
Artık yetki onda...
Bundan sonrasında bize düşen İYGAD’IN başkan ve yönetimini tebrik etmektir...
Tebrik ediyor, başarılar diliyorum.

0 yorum:

Yorum Gönder