SİGARAYI DEĞİL, KENDİNİ ÖNEMSE…
Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi Başkanı prof. Elif Dağlı ile İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Ali İhsan Dokucu’nun birlikte basına açıkladığı sigara yasağı sonuçlarını paylaşmak istiyorum sizlerle.
Bu yasaklamayla 2010’un ilk 5 ayında, geçen yılın ilk beş ayına göre nasıl bir gelişme olmuş, onu bir görelim.
Yapılan araştırma sonuçları şöyle:
2010’un ilk beş ayında, 2009’un ilk beş ayına göre ‘363 milyon paket sigara (tek dal değil, paket) daha az tüketilmiş.’ Ve bundan da ‘1,8 milyar TL. tasarruf sağlanmış.’
Azalmaya bağlı ‘hasta başı ilaç maliyetinden sağlanan tasarruf ise 2 milyon 900 bin TL.’ imiş.
İstanbul’da, acil servislere başvuran ilk 40 hastalık sıralamasında, özellikle ‘Yüksek Tansiyon ve Astım’da ciddi bir düşüş’ gözlenmiş.
Yasal önlemlerle ‘geçen yıl üçüncü sırada yer alan Yüksek Tansiyon başvuruları 14. sıraya; 24. sırada yer alan astım başvuruları da 38. sıraya gerilemiş.’
Üstelik, çıkan bu yasayla ‘çocuklarda Astım krizlerinin yüzde 20-40 arasında azaldığı’ görülmüş.
Yasak sonrası çıkan sonuçları birlikte paylaşalım.
- Kalp hastalığı ve kalp krizine bağlı başvurularda yüzde 33,6 azalma,
- Astıma bağlı başvurularda yüzde 20,5 azalma,
- KOAH (Kronik Tıkayıcı Akciğer Hastalığı) bağlı başvurularda 21,4 azalma,
- Zatürreye bağlı başvurularda yüzde 32 azalma,
- Akut bronşite bağlı başvurularda yüzde 18,8 azalma,
- Alerjik rinite (saman nezlesi) bağlı başvurularda yüzde 61.3 azalma,
- 0-6 yaş grubu çocuklarda astım atağı başvurularında Şişli Etfal Hastanesi’nde yüzde
29, Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yüzde 27 azalma
- 7-14 yaş grubu çocuklarda astım atağı başvurularında Şişli Etfal’de yüzde 24,
Ümraniye’de yüzde 50 azalma.
İlk beş ay içinde bu oranların yakalanması fena mı olmuş?
Fena değil, harika bir sonuç.
Bu durumu gören akıllı insanlar sigara ile dostluklarını keserler herhalde…
‘Bu işin başka da kaçarı yok.’ gibi görünüyor.
*
Şimdi, bence, bir araştırma daha yapılmalı!
Acaba, gerçekten de sigara yasağı ile başlayan işyeri kapanmaları, yol ve kaldırım işgalleri rahatsızlıkları, -güya- sinir sistemlerinde oluşan tahribatlar, hangi boyutta, bu da görülmeli…
Görülmeli ki, yapılacak karşılaştırmada “Sigara denilen illetin öldürücü boyutu mu fazla, yoksa sosyal yapıya verdiği yıpratıcılık boyutu mu?” bu da görülmeli.
Hem de çıkartılan söylentilerin haklı veya haksızlığı da ortaya çıkarılmalı.
Bu yasak, “İnsan Hakları İhlali” gibi değil de, bir “Trafik Kuralları İhlali” gibi düşünülürse daha iyi anlaşılır.
Trafik kurallarını da ihlal etmek insana keyif veriyor, ama sonrası çok acı oluyor…
İkisinde de -bazen- son pişmanlık fayda etmiyor…
Sigarayı bırakma konusunu dikkate alıp almamayı yine de siz bilirsiniz…
Her şey ortada…
0 yorum:
Yorum Gönder