web 2.0

11 Mayıs 2010

20100511 "ŞERDEN BİR HAYIR ÇIKAR!"

“Şerden Bir Hayır Çıkar!”

Üzgündü ve konuşmasının sonlarında da “Her Şerde Bir Hayır Vardır!” dedi.

Sıkıntılıydı...

Beklenmedik bir anda ortaya çıkan kaset, belki de Türkiye’de birçok olumlu gelişmeyi de beraberinde getirecektir...

Belki de böyle bir komplodan medet umanlar, o komplonun altında ezileceklerdir kim bilir?

CHP yeniden kendi iç dinamizmlerini harekete geçirerek belki de yeni bir yapılanmanın içinde bulacaktır kendini...

Yakında kurultayları da var.

Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran CHP, bu şoktan da kendisini sıyırmasını bilecek ve ülke sorunlarına karşı üzerine düşeni yapacaktır.

*

Sayın Baykal son derece doğru bir şekilde insanî ve siyasi değerlerin gerektirdiği bir biçimde istifa ettiğini açıkladı...

Burada bir şey daha ortaya çıktı. Demek ki Sayın Baykal gerektiğinde istifa edebiliyormuş!

Demek ki koltuk sevdalısı değilmiş!

Demek ki kendisine son derece modern bir binayı kendisine ‘sırma köşk’ yaptırmamış, CHP’ye genel merkez yaptırmış!

*

Kim ne derse desin Sayın Baykal doğrularıyla, yanlışlarıyla CHP’ye ve ülkenin geleceğine önemli katkılar sunmuş, Türk Devlet ve Siyaset adamı olarak her zaman saygınlığını korumuş ve Türkiye’nin geleceği ile ilgili ortaya attığı öngörülerinde de çoğunlukla haklı çıkmış bir liderdir.

Sayın Baykal herhangi bir konuyla ilgili “Doğru değil” diyorsa, doğru değil, “Doğrudur” diyorsa, doğru, olduğunu yaşanan süreç içinde hep göstermiştir.

Hiçbir zaman ülkenin geleceği konusundaki tespitlerinde yanılmadı...

Onunla ilgili birçoklarımız yanıldık, daha doğrusu birçoklarımızı yanılttı...

Ne var ki bir türlü de kendisini anlatamadı...

Sakin üslupla da, sert üslupla da konuşsa hep eleştirildi...

Yıllardır parti içi verdiği mücadele “Hizipçilik” olarak algılandı. Oysa bütün siyasi partilerin içinde yaşanan olağan süreçleri yaşanmıştı...

*

Deniz Baykal, Merhum Ecevit gibi “Dürstlük” imajını hiç bozmadı...

Herkes ona hizipçi, dedi; koltuk sevdalısı, dedi; çakıldı oraya, dedi, ama hırsız diyemedi, kendi çocuklarına, yakınlarına çevresine çıkar sağladı diyemedi...

Nereden geldiği belli olmayan servet edinmedi...

Hırslıydı, öfkeliydi, kızgın olabiliyordu belki, ama O bugün laik cumhuriyet Türkiye’sinin de en büyük teminatlarından biriydi...

*

O ülkesinin insanını denemek için ortaya, hiç olmayacak sözler atıp da sonradan “Tepkiler ne olacak bakalım” demedi...

Vatandaşını küçük görmedi...

Ne var ki bugün devleti yönetenlerin bile örnek alacakları devlet ve siyaset adamlığı tecrübesine sahip birinin bu şekilde görevinden ayrılması elbette üzücü oldu.

Elbette bununla ilgili önümüzdeki günler ya da aylar; -doğru yanlış- ne varsa ortaya dökecek ve gerçeği önümüze koyacaktır kuşkusuz...

Evet, kendisinin de dediği gibi, “Şerden bir hayır çıkar, hile hurda yapanlar değil dürüst ve namuslu olanlar kazanır.

0 yorum:

Yorum Gönder