web 2.0

31 Temmuz 2011

20110801 - DAHA KARPUZ KESECEKLERMİŞ!

DAHA KARPUZ KESECEKLERMİŞ!

Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarının emekliliklerini istemeleri (istifa etmelerinin) şoku hâlâ devam ediyor.
Sayın Cumhurbaşkanı, “yaşadığımız bu olayın her ne kadar kendi mecralarında olağanüstü bir durum olduğunu, ama artık her şeyin rayına girdiğini” söylese de sanki pek de öyle değil gibi…
*
Aslında ilk bakışta Sayın Cumhurbaşkanımızın yaptığı açıklamalar “İnsanı tatmin ediyor” gibi görünse de madalyonun diğer tarafının pek de öyle olmadığı yönünde.
Sayın Cumhurbaşkanının kuvvet komutanlarının istifalarıyla ilgili olarak “Onların zaten emeklilikleri gelmişti” şeklindeki açıklamaları da kanımca hiç de şık olmadı.
Eğer, yaşananlar olağan şeyler olmuş olsaydı bu insanlar, ömürlerini verdikleri bu  şerefli meslekten istifa ederek değil, -zaten gelmiş olan- emekliliklerini isteyerek ayrılırlardı.
Bu nedenle “Zaten emekli olacaklardı” ifadesi kanımca askeri; manevi bir eziklik içine düşürmüştür.
*
Hangi  sorumlu ve  mantıklı insan (Kaldı ki istifa edenler TSK’nın en tepesi) nasıl olur da bir anda(!) istifa ederek ülkeyi şok sağanağına sokabilir?
Nasıl oluyor da kendi mecrasında “Olağanüstü bir durum” olan bu durum, bir anda ‘normale’ dönebiliyor?
Bir gazete de bu durumu “Daha Karpuz Kesecektik!” manşetiyle  vererek. Türk Silahlı Kuvvetlerinin şerefli ordu mensuplarıyla makarasını geçebiliyor…
Garip bir millet olduk vesselam…
*
Evet,  hangi makul ve mantıklı yönetici gereksiz yere ülkeyi olağanüstü duruma sokmak ister ki?
Hele de TSK yetkilileri…
Koşaner Paşa; 173‘ü muvazzaf, 77‘si emekli olmak üzere 250 general-amiral, subay, astsubay ve uzman jandarma çavuş, hürriyetlerinden yoksun  olduklarını birçok defa yetkili makamlara iletilmesine, anlatılmasına ve takip edilmesine rağmen, soruna yasal çerçevede bir çözüm bulunmadığı, bu yıl yapılacak olan Yüksek Askeri Şura‘da değerlendirmeye girme hakkı kaybettirilip peşinen cezalandırıldığı, TSK sürekli gündemde tutularak kamuoyunda bir suç teşkilatı olduğu izleniminin yaratılmaya çalışıldığı, bunu fırsat bilen yanlı medyanın da her türlü yalan haber, iftira ve suçlamalarla yüce ulusumuzu kendi silahlı kuvvetlerine karşı tavır almaya teşvik ettiği dikkatlerden kaçmamaktadır. Bu durumun önlenememesi ve yetkili makamlar nezdinde yapılan girişimlerin dikkate alınmaması, Genelkurmay Başkanı olarak personelimin hak ve hukukunu koruma sorumluluğumu yerine getirmeme engel olduğundan, işgal ettiğim bu yüce makamda göreve devam etme imkanını ortadan kaldırmıştır.” diyor.
Nasıl, yanlış bir tavır mı?
Her Türk insanının beklediği, görmek ve alkışlamak istediği, hatta –neredeyse hiçbir siyasi ve bürokratta- göremediği bir tavrı -acılarını içine gömerek- sergilemedi mi Koşaner Paşa?
*
Evet, “Daha karpuz kesecek olanlar” o karpuzu yağdanlıklarıyla kesip yiyorlar zaten.
Onun için, onlar bu durumdan bu kadar mutlu ve mesutlar ya…
Hani “Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner” diye bir atasözümüz vardır ya bizim…
Bir gün bütün bu yapılanların yanlış olduğu da anlaşılır herhalde.
Anlaşılır ama…

0 yorum:

Yorum Gönder