web 2.0

24 Şubat 2011

20110225- BU HAFTA KEYİFLİYDİ ANCAK BEN HASTAYDIM

BU HAFTA KEYİFLİYLİYDİ
ANCAK BEN HASTAYDIM…

Yine bir, yeni bir Cuma günündeyiz. 
Tam da öğlen olmak üzere…
Kaş (Antalya)’dan çıktığımızda saat 10.30’u biraz geçiyordu.
Hava Kapalı, üstelik de bu bölgeye göre soğuk bile sayılabilir. Ben hâlâ düzelmedim. Göğsüm ağrıyor ve öksürüğüm devam ediyor.
Kesik, kesik…
İnsanın ciğerini söküyor ve ben de ilk defa böyle bir hastalıkla tanışıyorum…
Uzun zaman var ki doktora bile gitmemiştim ve yirmi yıl sonra ilk kez Kemer’de doktorlarla tanışıyorum.
Doktorların verdiği ilaçları dahi kullanamıyorum…
Çünkü düzenli bir zamanım yok. Ne öğle yemeğini öğle vaktinde yiyoruz, ne de akşam yemeğini akşam vaktinde…
Allah’tan kalkış saatimiz ve sabah kahvaltımız belli de ancak sabah ilaçlarımı alabiliyorum, onun dışındakileri alamıyorum…
Herkes tembih ediyor…
“Cumartesi günü eve sağlam dön, ilaçlarını zamanında al,” diyorlar ya sadece söylüyorlar…
Yarın Cumartesi ve benim yazıyı kaleme aldığım zbugün Perşembe…
Aslına bakılırsa birçoklarınızın özlediği, gelmek ve görmek istediği yerdeyim.
Antalya’da…
Geçen hafta dört gün Kemer’de kaldım. Arkasından Mevlana kendi Konya’ya geçtim ve geçen hafta cumartesini Mevlana kendindeydim, bu hafta pazartesi gününden itibaren Kaş’tayız…
Daha önce de Kaş’a üç kez gelmiştim ama bu kadar uzun süre Kaş’ta kalıp da Kaş’ın nesi var nesi yok bilmiyordum.
Hele de kaldığımız Hotel ile ilgili pek bir şey söylemek istemiyorum…
Tek kelimeyle muhteşem…
Kuş sesleri karşılıyor sizi…
Önce kuş sesleri, arkasından ağaçların arasına gizlenmiş olan evler…
Şöyle uçsuz bucaksızmış gibi görünen Akdeniz’i boylu boyunca seyrediyorsunuz denizin yakamozu gözünüzü alıyor ama  hemen yanı başınızda belki de Beşiktaş-Üsküdar kadar mesafesi olmayan Meis adasına el sallıyorsunuz ve bu kadar yakın bir adanın nasıl dolur da Yunanlılara bırakılabilir, diyerek hayıflanıp duruyorsunuz…
Seminerimiz güzel geçti. Ve biz hedefimize ulaştık…
Aquapark adındaki otelimiz 30 dönümlük bir arazi içine konuşlanmış ve misafirlerine her durumda hizmet vermeyi başarabilen bir tatil köyü görünümünde bir hotel…
İşletmecisi Çetin Bey ve yılın yirmi dört ayı otelde olan Karı-koca Yılmaz Bey ile Tuğba Hanım’ın sıcak, samimi ve sorun çözücü yaklaşımları müşterilerini rahatlatıyor…
Derken efendim dün Kaş Aquapark otelden ayrıldık ve siz bu yazımı okuyor olduğunuzda Korkuteli’inde olacağız…
Antalya’nın Korkuteli ilçesinde şirin bir restoran var. Adı da Mantar Evi. Baba kız ışletiyor…
Sırf mantar…
Mantarın her tür çeşidi ve mantar yemeğinin her tür damak zevkine uyanını yapıyorlar…
Henüz tatmadık ama önümüzdeki hafta bilgisini veririm…
Yarın cumartesi ve cumartesinin keyfini çıkarmaya bakın…
Ben yarın akşam 22.00-24.00 arası Medya FM’de’yim. Frekansı da 93.9.
Şiir, edebiyat ve yaşama dair ne varsa orada konuşacağız…
Doğrusunu isterseniz yarının keyfini çıkarmak istiyorum…
Siz de öyle yapın ve öbürsü güne uğurlayacağınız yarını güzel bir şekilde uğurlayın…
İyi hafta sonları…

0 yorum:

Yorum Gönder