web 2.0

22 Ağustos 2010

20100823 - BİZİM KAYMAKAM

BİZİM KAYMAKAM

Bizim kaymakamımız olan elin adamı, daha kendini tanıtamadan, “Neymiş efendim şu partiliymiş, şunun adamıymış bunun bilmem nesiymiş;  saçı şöyleymiş, bıyığı böyleymiş.”
*
Kardeşim bizim kaymakamımız olan elin adamı, Avcılar’a manken olarak gelmedi ki, bıyığı, saçı bizi ilgilendirsin.
Kaymakam olarak geldi.
Devletin adamı ilçeyi hiç olmazsa bir adım daha ileri götürmeye geldi.
Peki, sorun ne o zaman?
Sorun niyet ve art niyet?
Sorun bu!
Sorun; yapılanlara, yapılmayanlara veya yapılacaklara olan bakış açılarımız...
Öküzün altında buzağı arayışımız...
İnsanlara iş yapmaları konusunda fırsat vermeyişimiz...
Sabırsız oluşumuz...
Sorun bunlar...
*
Avcılar Kaymakamı Sayın Savaş Tuncer’in bir “Sosyal Market” projesi varmış.
Daha önceki kaymakamlardan böyle bir projeyi ben duymamıştım.
Tabi her kaymakam görev yaptığı yerde taş üstüne bir taş koyuyorlardır elbette. Bizim olan giden kaymakamlarımızı asla suçlamıyorum. Ama bu, değişik ve pek de duymadığımız ‘hoş ve anlamlı’ bir proje...
Ne demiş Kaymakam Savaş Bey?
“Avcılar’da Sosyal Market projesini hayata geçireceğim” demiş.
Biz ne yapıyoruz.
Hücuum!..
Anlamadan! Dinlemeden!
“Vardır, bunun altında bir şey(!)” diyerek...
Yanlıca bir şey de değil; bunun altında çok şey vardır.
Refah vardır, mutluluk vardır, iç huzuru vardır, kardeşlik vardır, dayanışma vardır, devletine güven vardır...
Vardır da vardır.
Bir şey yapılıyorsa, altında mutlaka bir şeyler vardır zaten...
Hiç kimse boşu boşuna bir iş yapmaz ki.
Yapmaz da; kötüye niye yoralım ki, kötüyü neden düşünelim? 
*
Bizim kaymakam olan elin adamı “Sosyal Market” projesini bakın nasıl hayata geçirecekmiş?
Hem genel bütçe hem de ilçede bulunan gönüllü ve bağışçı kurumlardan ortak katkı talep edecekmiş
Burada Kaymakamın Bey’in istediği; “Gücü olanların taşın altına elerini koymaları.”
Ancak, Kaymakam Bey’in bu ‘talep’ konusunda eksikliği var sanki!
O eksiklik de “İlçe dışındaki gönüllü ve bağışçı kurum ve kuruluşlardan da neden talepte bulunmayı düşünmüyor?
Nasıl olsa ürünlerini bedava vermiyorlar (Bedava verirlerse de baş üstüne tabi de). Satıcı karını en alt seviyede tutacak ve “Sosyal Market”e ürün verecek...
Verirler mi?
Söz konusu yardım olunca, işin içine bir de “vicdanî tatmin” girince verirler.
Sonra bu, ‘Sosyal Market’te toplanan ürünler nasıl değerlendirilecek?
Bunlar ihtiyaç sahiplerine -ücretsiz- verilecek?
Sonra ne olacak?
Önce bizim kaymakamımız olan elin adamı, bol bol dua alacak...
Sonra “Allah devletimize zeval vermesin” denilecek ve devlete güven artacak...
Az şey mi bunlar?
Peki, sorun çözülecek mi?
Çözülmeyecek. İşte buna üzülüyorum ya...
Bir taraf yapmak için, bir taraf yemek için çırpınırken, yiyen taraf daha kıymetli oluyor ya ben ona kahrediyorum işte.
Varsın olsun bu projenin hayata geçmesini merakla bekliyorum.

0 yorum:

Yorum Gönder