AĞLAMAYIN, ÜZÜLMEYİN... ÇÖZÜN!
Sayın Başbakan; Gediktepe saldırısında şehit düşen 11 vatan evladı’nın Van’daki cenaze töreninde çok üzgündü…
Acısını sözcüklerle ifade etmekte zorlandı…
“Yapanların yanına kâr kalmayacak,” dedi…
“Bunlara boynumuzu eğmeyeceğiz” dedi…
“Karşılığı verilecektir,” dedi…
Daha önce de aynı tepkilerin gösterildiği gibi…
*
Sayın Başbakan’ın hitabı gerçekten çok etkileyiciydi...
Milleti cesaretlendiren, daha başka başka ‘meydan okumalar’ sıralanmıştı cümlelerinin arasına…
Ama sonuç yok...
Var mı?
Yok!
Bu konuda ne kadar yol alındı?
Yol mu alındı yoksa yolda mı kalındı varın siz düşünün.
Rakamlar ortada. Son üç ayda 46, ‘açılım’dan bu yana 128 şehit!..
Bu neyi anlatıyor acaba?
Yapılan söylemlerin, gösterilen çabaların ‘ancak bu kadar’ olabildiğini mi?
*
Anlaşılamayan şey şu?
Önce ‘çapulcular’ denildi…
Sonra ‘üç-beş çete... Biz bunların üstesinden mi gelemeyeceğiz?’ gibilerinden konuşuldu, ama ha bire yüreğimiz yanmaya devam etti…
Sonrası?
Sonrası yok…
Sonrası daha fazla can...
Daha fazla yıkılan yuvalar...
Daha fazla sönen ocaklar…
Daha fazla huzursuzluk…
Daha fazla kin ve nefret…
Daha fazla metanet…
Ve daha fazla sabır…
*
Böyle mi olmalı?
Her ay, her hafta...
Neredeyse her gün çoğalarak şehit haberleri duymaya devam mı etmeliyiz?
*
Doğuda görev yapan bir tıp doktorunun Hürriyet gazetesi yazarı Yalçın Bayer’e gönderdiği ve 13 Haziran 2010 tarihli nüshasının 29. sayfasındaki köşesinde yayımlanan, “Elektriğe para ödemiyorlar… Vergilerini vermiyorlar… Her ay çocuk başı 150 TL çocuk parası, alıyorlar… Beyana dayalı (doğru-yanlış) dönüm başı para alıyorlar…” diyen feryadı haksız mı?
Karşılığı böyle mi ödeniyor...
Cenazelerle mi?
Tabutlarla mı?
Gözyaşlarıyla mı?
Mert ve yiğit doğu insanı neden buna fırsat veriyor ki?
*
Sayın başbakan üzülüyor elbette…
Kim üzülmüyor ki?
Sıradan insan, elinden bir şey gelmediği için üzülüyor…
Ya Başbakan?
Ya Genelkurmay Başkanı?
Ya kuvvet komutanları?
Onların da mı ellerinden bir şey gelmiyor?
*
Van’daki cenaze töreninde Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Sayın Cemil Çiçek gözyaşlarının akmasına engel olamadı.
Oysa ben “Sizin ağlamamanız gerekir Sayın Çiçek…” diyorum.
“Siz ağlamayınız… Çare üretiniz... Ne yapacaksanız yapınız ama ağlamayınız… Siz ağlayınca analar da ağlıyor… Siz ağlayınca bebeler babasız kalıyor... Siz ağlamayınız, ki bebeler öksüz kalmasın…” diyorum.
Diyorum, çünkü güç AKP hükümetinde...
Çünkü onlar iktidar...
Ve bunun için iktidarlar... Gücü bu gibi durumlarda kullanmak için...
Üç ayda 46, ‘açılım’dan bu yana 128 şehit verilsin diye değil.
Lütfen ne yapılacaksa ve nasıl yapılacaksa bu duruma bir çözüm bulunsun…
*
İktidarın görevi çözüm üretmek, başsağlığı dileklerini kabul etmek değil...
Çözülürse işte o zaman bu milletin başına taç olurlar…
Çözemezlerse işte o zaman bu milletin vebalinden kurtulamayacaklar…
Bunu, onlar da biliyorlar zaten...
0 yorum:
Yorum Gönder