AVCILAR KAZANMIŞ OLSUN…
Avcılar Belediye Spor Kulübü Olağan Genel Kurulu 6.6.2010 günü gerçekleştirdi.
Genel kurulun önüne Avcılar’ın sevilen iki siması aday olarak çıktı.
Biri Avcılar Belediye Spor Kulübü’nün mevcut başkanı Sn. Taner Taşdelen, diğeri Avcılar’ın tanınmış esnaflarından ve Avcılar Belediyesi Meclis üyesi Sayın Sabahattin Özçelik.
İki başkan adayı da genel kurula hitaben yaptıkları konuşmalarında kışkırtıcılıktan uzak, tedirgin ve rahatsız edici konuşmalar yerine; içten, samimi, yapıcı, bütünleştirici, dostça ve sportmence mesajlar verdiler.
Öncelikle bu yaklaşımlarından dolayı her iki başkan adayını da tebrik etmek gerekir.
*
Ben her iki başkan adayının da salona girerken eşit şanslarının eşit olduğunu düşünüyordum.
Hatta geçen yılın başkanı Sevgili kardeşim Taner Taşdelen, mevcut başkan olması asabiyle yıpranmış bile sayılabilirdi.
Aksine, Sayın Sabahattin Özçelik’in seçim öncesi bölge gazetelerinden takip ettiğimiz kadarıyla biraz daha iyi hazırlanmış olabileceği izlenimini verirken, Sayın Taşdelen’in kayıp puanlarını toplayabilir, bu nedenle de kazanma şansını biraz daha yükseltebilirdi.
İlk başta salondan edindiğim izlenim o yöndeydi.
Ne zamana kadar?
Kürsüye çıkıp genel kurula ve misafirlere hitap edene kadar…
*
Baştan söyledim.
İki aday da nezaket, adap, saygı, Avcılar Belediye Spor Kulübü’ne -seçim sonrası- sahip çıkma gibi sporcu kimliğine sahip insanlara yakışır bir şekilde yaptıkları söylemler tek kelimeyle takdire şayandı.
İki aday da alkışlanmayı hak ediyordu.
Peki, öyleyse neden şanslı gibi görünen Sayın Sabahattin Özçelik kazanamadı da, Taner Taşdelen kazandı?
Bana göre bunun en önemli ve en etkili nedeni, adaylar arasındaki hitap etme sanatı farklılığı, desem yanılır mıyım bilmiyorum!
Yani hatiplik sanatını; Sayın Taşdelen’in, Özçelik’e göre daha ustalıkla kullanmış olmasıydı…
Geçmiş dönemde yapılanlarla, yapılacak olanları; gelecek dönemlere devredilenlerin nasıl ve ne şekilde tamamlanabileceği, etkileyici, inandırıcı açık ve tane tane; teklemeden, önündeki kâğıdın esiri olmadan, bütün bunların üzerine de beden dilinin iyi kullanılarak anlatabilmiş olması Sayın Taşdelen’i bir üç yıl daha o koltuğun sahibi yaptı, diye düşünüyorum…
Ne var ki, Sayın Sabahattin Özçelik; önündeki yazılı metnin çekimi etkisinde kalarak, içinde geldiği gibi konuşma yerine, metne bağlı kalması, bir iki kez de olsa satırları birbirine karıştırması, kaybettiği yeri bulmaya çalışması, anlatmak istediklerini etkileyici ve kararlılık görüntüsü verebilecek bir şekilde yansıtamamış olması, Sayın Taşdelen’in şansını daha da güçlendirdi.
Ve Sayın Taşdelen bir dönem daha (üç yıl) Avcılar Belediye Spor’un yönetim kurulu başkanlığını yapma yetkisini almış oldu.
Bize düşen. önce her iki adayı da centilmenliklerinden ve yapıcı söylemlerinden dolayı tebrik etmektir.
Bize düşen, bundan sonrasında kürsüde söylendiği gibi; tek vücut olunup olunmayacağının, kaybedenin, kazanana her türlü desteği ve gücü verip veremeyeceğinin izlenmesidir…
O nedenle diyorum ki:
Avcılar kazanmış olsun. Buna da herkesin katkısı olsun…
0 yorum:
Yorum Gönder