web 2.0

17 Nisan 2010

20100419- ESENYURT'TA DEMOKRATİK AÇILIM(!)

ESENYURT’TA DEMOKRATİK AÇILIM(!)

“Demokratik Açılım” meselesi bir kere ortaya atıldı ve “Üzerine alanlar lâzım olanları alsın, olmayanları bir kenara bıraksın; konuşulmayanlar konuşulsun; dokunulmayanlar dokunulsun. Önce bir karışsın, dalgalansın, bulansın, nasıl olsa bunların hepsi durulacak, sakinleyecek ve su arkını bulup yol alacak,” denildi.

Aylardır da millet olarak bunun peşinde konuşup duruyoruz, tartışıp duruyoruz.

Aslında “İyi de oldu gibi...”

Kimin eteğinde ne tür taş varsa ortaya döküldü, hâlâ da dökülüyor…

Ancak, ne var ki gün geçtikçe, demokratik açılım sarmala dolanmaya da başlıyor.

*

14.04.2010 günü Esenyurt Belediyesi Basın Bürosu’ndan bir elektronik posta geldi. Başkan Kadıoğlu ‘Demokratik Açılım’la ilgili düşüncelerini paylaşmış bizimle.

Bültenden anladığım kadarıyla sanki paylaşmaktan çok bir ‘geçiştirmeye çalışmış’ sanki.

Anlatayım...

Bülten, Başkanın; “Çocukların bizden beklentileri var,” sözüyle başlıyor ve “Gelecek nesil sizden, bizden hepimizden -kendileri için- bir şeyler bekliyor” diyerek konuşmasını sürdürüyor.

Ne demek şimdi “Gelecek nesil sizden, bizden, hepimizden (oradakiler kastediliyor olmalı) bir şeyler bekliyor,” demek.

Elbette bekleyecekler!

Hem yanlıca gelecek nesil mi?

Asıl, bugünkü nesil sizden çok şey bekliyor.

Yaratıcılığınızla, yaklaşımınızla, üretkenliğinizle, çevreye duyarlılığınızla, dürüstlüğünüzle, eşitlik anlayışınızla, çalışkanlığınızla, objektifliğinizle ve samimiyetinizle önce bugünkü nesil sizden bunları bekliyor…

Bana göre söylemeye çalıştıklarınız ‘demokratik açılım’ın konusu olmaktan çok, ‘doldurma’ sözler olmaktan da öteye gitmiyor bana göre...

*

Sayın Kadıoğlu “Bu ülkeden herkes sorumludur” diyerek sorumluluğu herkese yaymaya çalışmış. “Herkesin bu ülkede en az benim kadar, başbakan kadar sorumluluğu var” diye de devam etmiş.

Hayır yok!

Herkesin bu ülkede; en az sizin kadar, en az Başbakan kadar sorumlulukları yok…

Bu ülkenin olumlusunda da, olumsuzunda da ülkeyi yönetenlerle sıradan vatandaşın sorumlulukları arasında hem de fersah fersah fark var.

Sayın Kadıoğlu, bunu gerçekten siz mi söylüyorsunuz?

*

Sonra demişsiniz ki; “Çocuklarımız gençlerimiz bizim yaşadığımız bizden önce yaşadığımıza (Ne demekse ‘bizden önce yaşadığımıza’) razı olmayacaktır.” demişsiniz.

Ama razılar...

Gençlerimiz razı hale getirildiler…

Gençlerimiz gelecek adına, ailelerine yük olmama, katkı sunma adına nelere razı değiller bir bilseniz!

Bunları bildiğinizi biliyorum, ama neden ‘bile bile’ söylediğinizi anlayamıyorum!

“Onlar farklı bir dünya ve farklı bir ortam düşünüyorlar” diyorsunuz.

Doğru.

Düşünüyorlar elbette.

Onlar ‘sadece düşünüyorlar’ ve düşünmekten öte de -maalesef- gidemiyorlar Sayın Başkan...

*

Sonra, yeni nesille ilgili “Bizlerin de onlara karşı bir borcumuz var” diyorsunuz.

Var tabi, olmaz olur mu?

Ama bunu demeyin Sayın Başkan, borcunuzu nasıl ödeyeceğinizi açıklayın ki bilelim ve sizi alkışlayalım.

Ödeyemiyorsanız neden ödeyemediğinizi paylaşın, ‘onlar’ dediğiniz gençlerle...

O zaman açılıma katkı sunmuş olursunuz.

Yanılıyor muyum?

*

Sayın Başkan, siz, “Demokratik Açılımı” bu söylediklerinizin neresine oturtmuşsunuz açıkçası anlamış değilim?

Hem siz de iyi biliyorsunuz ki, “Ekonomik Açılım”ı gerçekleştiremeyenler; “Demokratik Açılımı” da, “Eğitim Açılımı”nı da, “Sağlık Açılımı”nı da vs., açılımları da gerçekleştiremezler...

Peki, bugün, benim ülkemde “Ekonomik Açılım” gerçekleştirilebilmiş midir?

Bunun yanıtını siz verin.

Ben bir şey söylemek istemiyorum.

Yazımın başında da belirttim, henüz “Demokratik Açılım”ın ne olduğunu ortaya atan Sn. Başbakan bile açıklığa kavuşturabilmiş değilken, siz nasıl anlatabileceksiniz!

Haksız mıyım?

*

Ayrıca bültende AKP İlçe Başkanı Sayın Şenay Değer’in de açıklamaları var.

Sayın Değer de ‘Demokratik Açılım’ı anlatmaya çalışırken, Sayın Başkan gibi o da kapalı ve yuvarlanmış ifadeler kullanmış…

Oysa kendisiyle yaptığım telefon görüşmemde son derece aklı başında biri olarak; akıcı, anlaşılır ve sıcak ifadelerle düşüncelerini paylaşmasını bilen biri…

Basın bültenindeki ifade sahibi ile telefonda benimle konuşan kişi sanki aynı kişi değildi.

Ne demiş Değer Başkan, “Demokratik açılım konusunda ilçe teşkilatı olarak çok duyarlı ve hassas düşünüyoruz” demiş.

Ama yapılan toplantı ‘Demokratik Açılım’ konulu toplantı değil mi? O zaman düşündüklerinizi oradakilerle de, bizlerle de açıkça neden paylaşmıyorsunuz?

Telefonda detaylara girmiyoruz ve birbirimize bu konuları daha geniş bir zaman diliminde konuşma sözü vererek telefonu kapatıyoruz...

*

“Demokratik Açılım”ı kapatmıyoruz tabi.

Onunla ilgili daha çok yazacağız…

Çook!

0 yorum:

Yorum Gönder