“HABERİME DOKUNMA”
Geçtiğimiz cumartesi günü ‘Bağımsız Gazeteciler Platformu,’ İstanbul Esenyurt meydanında “Haberime Dokunma” diyerek son günlerde basına yapılan baskılara bir başkaldırışı, feryadı daha geniş kitlelere duyurmak için eylem yaptılar.
Eylem amacına ulaştı mı?
Kuşkusuz ulaşmıştır.
Her şeyden önce bölgedeki bütün yerel gazeteler, internet gazeteleri bu haberi kullandılar.
Haber, internete düştüğüne göre de ülke sınırlarını da aştığı hepimizin malumudur.
*
Ve işin sevindirici yanı gazetecilerin haberine dokunurlarken, yaptıkları bu eyleme dokunulmadan gazeteciler mesajlarını okumuş, sloganlarını atmış sonra da sakin bir şekilde dağılmış olmalarıdır.
İşin üzücü yanı ise hiç kuşkusuz işin bu noktaya getirilişidir.
İnsanların sokaklara dökülüşü ve sinir sistemlerinin altüst oluşu…
Kim bu noktaya getirdi?
Henüz daha yayınlanmamış bir kitabı toplama erdemliğini(!) gösterenler…
Gerçekten de müthiş bir demokrasi örneği sergilediler!
Hem de parmak ısırtılacak kadar!
*
Bu ne demek?
Bu, henüz seslendirilmemiş ve sadece düşünce aşamasında olan sözlerin, söylenmiş kabul edildiği gibi söz konusu kitaba el konulması, demek…
Benim aklıma gelen ilk şey, “Demek ki” diyorum, “Bir kitaba yayımlanmadan el konulduğuna göre, o kitapta yazılanlardan çekinilen bir taraf olsa gerek…”
Aksi halde henüz basılmamış kitaba başka hangi nedenlerden dolayı el konulabilir ki?
Belki de yayımlandığında bu kadar ses getirmeyecek olan bir kitaba el konularak bütün dikkatler kitabın üzerine çekildi…
Kitaba el konuldu da, internete el konulabildi mi?
Hayır. Zaten internete el konulamadığı için, insanlar da kitabı indirerek çatır çatır okuyorlar?
*
Bir taraftan “Demek ki” diyorum “Bu gazeteciler dokunulacak yeri biliyorlar… Nereden ses gelir, kimi rahatsız eder…”
Hele de bu seçim arifesinde…
Yani olayları hafif hafif kaşımak yetiyor…
Hafif kaşınınca da demek ki kitaplara henüz ham halindeyken bile el konulabiliyor.
Tehlike gelmeden önlem alacaklar elbette?
Onlar da öyle yaptılar, önlemlerini aldılar, ama biraz da gürültü kopardılar.
*
Aslına bakarsanız bir taraftan da başka şeyler de geliyor aklıma!..
Belki saçmalıyorum ama geliyor işte.
Böyle yapılıp dikkatler kitaba çevrilerek, büyük balık mı gözden kaçırılıyor acaba?
Nedir o ‘büyük balık’ derseniz, ben de bilmiyorum.
Çünkü yıllarca hep böyle olmadı mı?.
Ne zaman milletin ‘bilmemesi’ gereken bir konu gündeme getirilecek olsa, suni olaylar yaratılıp, karambole getirilip, sonra da yine başka başka suni konularla unutturulmadı mı?
“Onun için bugün de bu kitapla dikkatler başka yöne çekilmek istenmiş olabilir,” diyorum.
*
Her ne ise?
Öyle veya böyle iyi günlerden geçmiyor memleket…
Çok ciddi sınavlardan geçiyor, ama iyi günlerden geçmiyor…
…
0 yorum:
Yorum Gönder