SEKİZ YIL SONRA DA AYNI…
AŞAĞILIK DÜNYA(!)
“Ne aşağılık bir dünyada yaşıyoruz!...
İsterseniz dünyanın “aşağılık” olduğunu kabul etmeyebilirsiniz. Ama bence öyle gibi...
“... gibi” diyorum çünkü, bazen de, bu “Taşın, toprağın, ağacın, suyun, yeşilin neresi aşağılık” diyorum kendi kendime...
Bizleri gölgesinde gölgelendiren ağaçlar mı aşağılık, sularında serinleten denizler, ırmaklar mı?
Hangisi?
Yaşama nedenimiz olan teneffüs ettiğimiz hava mı aşağılık, yoksa masmavi şemsiyesinin altında bizlere geceleri; bazen romantik, bazen de korkutucu karanlığını yaşatan gündüzleri ise alabildiğince hoş bir masmavi derinlik yaratan gökyüzü mü aşağılık?
Olmadık şeyler yazmamız için klavyesini ve ekranını emrimize sunan bilgisayarlar mı, yoksa bilgisayarda yazılan veya çizilenlerin belge olarak elden ele dolaştırdığımız kâğıtlar mı aşağılık?
Aşağılık ne?
Aşağılık kim?
Hangisi aşağılık?
Duygularımız mı aşağılık, yoksa ihtiras ve beklentilerimiz mi?
Para mı aşağılık, parayı icat edenler mi?
Sözcükler mi aşağılık, yoksa sözcüklerle oynayanlar mı?
Sevgisine karşılık bulamayan mı aşağılık, aldatan mı? Ya da dostun, dostluğunu kullananlar mı?
Hangisi aşağılık?
Hangi aşağılık daha tatlı, daha kâr getirici, ya da hangi aşağılık daha acı, daha iyi veya kötü...
Sevgi mi aşağılık, yoksa her ortamda sevgiyi dilimize dolayarak sevgi muhabbeti yapıyormuşuz gibi sevgiyi ayaklar altına alıp, insanların duygularıyla alay edilmesi mi?
Dürüstlük mü, erdemlik mi aşağılık, yoksa dürüstlük ve erdemliği kalemimize, dilimize dolayıp habire ahkâm kesmemiz mi aşağılık?
Güçsüzlük mü aşağılık, güçsüzlüğü kullanarak kişilerin güçsüzlüğünden istifade edip, onlardan yararlanmak, iyi niyeti suiistimal edip kullanmak mı?
Yazı yazmak mı aşağılık, yoksa yazıyı; yandaşlarımızın çıkarları doğrultusunda kullanmak mı?
Hangisi?
Yüze gülücükler gönderip, arkadan olmadık “Bizans oyunları” oynamamız mı aşağılık. Yoksa hıyarlara “hıyar”, adamlara “adam” gibi davranmamız mı?
Güç elde etmek mi aşağılık, yoksa gücü bir tarafı yok etmek için kullanmak mı?
Adam gibi çalışmak, yazmak üretmek mi aşağılık, adam için çalışmak, adam için yazmak, adam için üretmek mi?
Bugün aşağılık hangisi Allah aşkına!?
Dün tanımı net olarak belli olan “aşağılığın” bugün tanımı neden bu kadar karmakarışık?
Kim bilir belki de dün de öyleydi de, ben bunun farkında değildim. Aşağılığın bu kadar karmaşık oluşunun yeni, yeni farkına vardım kim bilir...
Belki de, buraya kadar yazdıklarımın hiçbiri aşağılık değil!...
Belki de aşağılık; bu kadar entrikaları, bu kadar soysuzlukları, yolsuzlukları, güzellikleri, adamlıkları bağrında barındıran; iyi ile kötüyü, doğru ile yanlışı aynı şekilde önümüze sunan ve bizim küçücük çıkarlarımız için, önümüze atılan veya önümüze attıkları küçücük yemlerle aldanmaya veya aldatmaya ortamlar hazırlayan bu yaşadığımız dünya aşağılık galiba!...
Aşağılık dünya(!)
Hürbakış-30 Haziran 2003”
*
Sekiz yılda değişen hiç bir şey yok…
Asılında daha da beter olmuşuz.
Daha vicdansız…
Daha acımasız…
Daha birbirini tanımaz…
Daha maddeci ve daha bencil, daha bireyci…
Gerisini varın siz hesap edin…
0 yorum:
Yorum Gönder