20100212 - İNCE'DEN DÖKÜLEN İNCİLER - 4

İNCE’DEN DÖKÜLEN İNCİLER (4)

Üç gündür CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce’nin incilerini paylaşıyorum sizlerle...

İstedim ki, İnce’nin tespitlerinin yerinde olup olmadığını sizler de görün...

İnce; AKP’ye haksızlık mı yapıyor, yoksa eleştirileri yerinde mi, bir de siz değerlendirin...

Evet, İnce’den dökülen son incilere devam ediyorum:

“Sayenizde artık teröristler parti il binası açıyor. İmralı’daki katil prensin odasına nem emici duvar kâğıdı döşettiniz.” diyor İnce...

*

Kendi adıma afla dağdakiler affedilir, şehre indirilir, bir de özgürlükleri ellerine verilirse ne yapmaları bekleniyordu ki?

Bu insanlara sahip çıkılmayacağı mı bekleniyordu yoksa? Bu nasıl görülemez, anlamak güç.

Ne var ki AKP bunları affettiğine, affedeceğine -belli etmese de- bin pişman oldu zaten...

*

Konuşmasının dozunu arttırarak en hassas noktaya değiniyor İnce, “ABD’den korktuğunuz kadar Allah’tan korksaydınız, bu memleketi bu hale getirmezdiniz,” deyince, AKP sıralarından ciddi protestolar yükseliyor...

“AKP sayesinde terminoloji değişti” diyor İnce. “Teröriste ‘barış elçisi’; Profesöre ‘terörist’; tarikatlara, ‘sivil toplum örgütü’; sendikacılara ‘dinazor,’ diyorsunuz,” diyor.

Ve sözü “Yan gelip, yatma yeri” olmayan askerliğe getiriyor...

İnce; Sayın Başbakan’ın “Askerlik yan gelip yatma yeri değildir,” dediğini, başbakan yardımcısının “Bu ülkede tuzu kuruların çocuklarının doğuda askerlik yapmadıklarını,” hatırlatıyor ve bir bakan danışmanı Kahramanmaraş’ta çavuş olarak askerlik yaparken, İLKSAN yönetim kurulundan 2.700 lira maaş aldığını, hem yan gelip yattığını hem de askerlik yaptığını söylüyor.

İnce anlattığının doğruluğundan o kadar emindi ki, “Araştırılsın. Yalanım varsa, yanlışım varsa, bu kürsüden gelip özür dilerim,” diyebilecek kadar da söylediklerinin arkasında olduğu görüntüsünü veriyor ve “Ne yazık ki aşınıza haram karıştırdınız.” Diyor haram karıştırmaktan korkanlara...

*

İnce son sözlerini şöyle toparlıyordu:

“72 Milleti dinlemeye muktedirsiniz... (Bu arada kendisine laf atan bir milletvekiline de) O şovu bir kere de gel sen yap Çerçi. Sen devlet hastanesindeki röntgen cihazını boz da, senin özel hastanende para kazan biraz. Sen o işe bak.” diyerek, kendisine tepki veren milletvekiline de yanıtı gecikmiyordu.

“Yandaş medyanızla birlikte yargıdan önce yargısız infaz yaptınız.” diyerek inciler dökülmeye devam ediyordu Sn. İnce. “İş adamlarını vergi silahıyla ezmeye muktedirsiniz, kendi zenginlerinizi yaratmaya muktedirsiniz. Tekel işçilerine biber gazı atmaya muktedirsiniz. Ama sürekli mağdursunuz. Yok, darbe yapacaklar! Yok, suikast yapacaklar!” diyerek, halkımızın değimiyle “Bu ne perhiz, bu ne Lahana turşusu” demeye getiriyordu.

Ve incilerinin sonunda AKP’ye önerilerini sunmayı da ihmal etmeyen İnce, “Memleketin gerçek sorunlarına dönün...” diyor. “Kurumları çatıştırmayın, çatıştırmadan rant elde etmeye kalkışmayın. Gerçek gündem; işçiyi, memuru, çiftçiyi, düştüğü bu karanlık kuyulardan kurtarmaktır. Sizler bunu yapmalısınız.” dedikten sonra da meclis kürsüsünden kamuoyuyla paylaştığı incilerine son veriyor...

Bir başka zaman, bir başkasından ‘kulaklarımıza dökülen incileri’ paylaşmak üzere...